Ne Anlatıyor;
Ceza Muhakemesinde Süreler
Ceza muhakemesinde süreler oldukça önemlidir ve hukuki sürelerin doğru bir şekilde hesaplanması gerekmektedir. Sürelerin hesaplanmasında dikkate alınması gereken bazı kurallar vardır. Öncelikle, sürenin gün, hafta veya ay olarak belirlenmiş olması önemlidir. Bir süre “GÜN” olarak belirlenmişse, bu süre, tebligattan sonraki günün başlangıcından itibaren işlemeye başlar.
“HAFTA” olarak belirlenen süreler, sürenin işlemeye başladığı günün isim itibarıyla karşılığı olan günde sona erer. “AY” itibarıyla belirlenen süreler ise izleyen ay veya aylarda, sayı itibarıyla karşılığı olan günde sona erer. Eğer bu sayı itibarıyla karşılığı olan gün, izleyen ayda yoksa, süre izleyen ayın son gününde sona erer. Ancak, son günün bir tatil gününe denk gelmesi durumunda, süre tatilin ertesi günü sona erer.
Aynı zamanda adli tatil dönemlerinde süreler işlemez ve bu süreler tatilin bittiği günden itibaren üç gün uzatılmış sayılır. Ülkemizde, kanunlarla belirlenen tatil günleri dışında, idari izinler de verilebilmektedir ve bu izinler sürelerin hesaplanmasına etki edebilir. Bu nedenle, ceza muhakemesi sürelerini takip eden kişilerin bu kuralları dikkate alarak süreleri doğru bir şekilde hesaplamaları ve hukuki haklarını korumaları önemlidir. Aksi halde süre ihlali, hukuki sonuçları doğurabilir.
Ceza Muhakemesinde Süre Çeşitleri
Ceza muhakeme süreleri, hak düşürücü, koruyucu ve düzenleyici, kanuni ve takdiri olmak üzere beş kategoriye ayrılır.
- Koruyucu süreler işlemin hangi zaman diliminde gerçekleştirilemeyeceğini göstermektedir.
- Düzenleyici süre, öngörülmemiş bir işlemin gerçekleştirilebileceği süreyi göstermektedir.
- Takdiri süresi hakim tarafından belirlenir.
- Yasa koyucu tarafından belirlenen yasal süreler, kanuni sürelerdir. Bu süreler yalnızca yasal nedenlerle değiştirilebilir.
- Hak düşürücü süre, bir işlemin tamamlanması için tanınan süredir. İşlem yapılmaması durumunda, kişiye tanınan süre sona ermiş ve hakkı düşmüştür.
Sürelerin Hesaplanması – CMK Madde 39
(1) Gün ile belirlenen süreler, tebligatın yapıldığının ertesi günü işlemeye başlar.
(2) Süre, hafta olarak belirlenmiş ise, tebligatın yapıldığı günün, son haftada isim itibarıyla karşılığı olan günün mesai saati bitiminde sona erer.
(3) Süre, ay olarak belirlenmiş ise tebligatın yapıldığı günün, son ayda sayı itibarıyla karşılığı olan günün mesai saati bitiminde sona erer. Son bulduğu ayda sayı itibarıyla karşılığı olan gün yoksa; süre, ayın son günü mesai saati bitiminde sona erer.
(4) Son gün bir tatile rastlarsa süre, tatilin ertesi günü biter.
Ülkemizde, kanunlarla belirli olan tatil günleri dışında, bazen “idarî izin” de verilmektedir. Maddenin ikinci fıkrasında yer alan hüküm, bu tür izinleri de kapsamaktadır.
Adli tatile rastlayan süreler işlemez. Bu süreler tatilin bittiği günden itibaren üç gün uzatılmış sayılır
Ceza Muhakemesinde Süreler ‘in Yargılama Sürecine Etkisi
Ceza Muhakemesi Kanunu’nda yer alan süreler, hukuki işlemlerin düzenli bir şekilde yürütülmesi için büyük bir öneme sahiptir. Bu süreler, mahkemelerdeki işleyişi belirlerken, davaların adaletli ve etkili bir şekilde sonuçlandırılmasını sağlar.
Örneğin, hakimin reddi veya eski hâle getirme gibi durumlarda, ilgili sürelerin başlangıcı, ret sebebinin öğrenilmesi veya engelin kalkması anı olarak kabul edilir ve bu tarih itibarıyla işlemeye başlar. Tutukluluk süreleri ise davaların karmaşıklığına ve ağırlığına göre belirlenir; bu sürelerin aşılması, kişisel özgürlüğün ihlali anlamına gelir.
Bu nedenle, Ceza Muhakemesi Kanunu’ndaki sürelerin dikkatle takip edilmesi ve gerektiğinde yasal hakların kullanılması, adil bir yargılamanın teminatıdır. Bu sürelerin hesaplanmasında titizlikle davranılmalı ve tatil günleri ile adli tatil süreleri göz önünde bulundurulmalıdır. Ayrıca, hukuki işlemlerin süresinde gerçekleştirilmemesi, davaların sonuçları üzerinde olumsuz etkilere neden olabilir. Dolayısıyla, Ceza Muhakemesi Kanunu’nda belirtilen sürelerin takibi, adil bir hukuk sistemi için hayati bir öneme sahiptir.
Ceza Muhakemesi Kanunu’ndaki Temyiz Süreleri ve Yargıtay Kararının Önemi
Yargıtay kararı, Ceza Muhakemesi Kanunu’ndaki temyiz sürelerinin ve hükümlerin temyiz edilebilirliği ile ilgili önemli bir konuya vurgu yapmaktadır. Kararda, hukuki normların yorumlanmasında “Hak arama hürriyeti” ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin mahkemelere erişim hakkının gözetilmesi gerektiği vurgulanmaktadır.
Ancak 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ve 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Usulü Kanunu’nun yürürlükten kaldırılmasına rağmen, bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar için istisnai bir düzenleme yapıldığı belirtilmektedir. Bu nedenle, somut olayda, 5271 sayılı CMK’nın temyiz hükümlerinin uygulanamayacağı ve temyiz süresinin 1412 sayılı CMUK’ye göre bir hafta olduğu ifade edilmektedir.
Kararda ayrıca, 7035 sayılı Kanun ile 5271 sayılı CMK’nın 291. maddesinde değişiklik yapılarak 2017 tarihinden sonra verilen kararlar için temyiz süresinin yedi günden on beş güne çıkarıldığı, ancak bilinçli bir şekilde 1412 sayılı CMUK’nın temyiz süresine atıf yapılmadığına dikkat çekilmektedir. Bu nedenle, incelemeye konu olan kararın tarihine göre temyiz süresinin hesaplandığı ve bu sürenin Ramazan Bayramı tatili nedeniyle uzadığı ifade edilmektedir.
Sanık müdafisinin temyiz isteminin yasal süresi içinde yapılmadığı sonucuna varılmıştır. Bu karar, Ceza Muhakemesi Kanunu’ndaki temyiz sürelerinin dikkatle takip edilmesi gerektiğini ve tatil günleri ile resmi tatil sürelerinin hesaplamalarda göz önünde bulundurulması gerektiğini vurgulamaktadır. Bütün bunların yanı sıra yapılacak araştırmalara göre ceza mahkemelerinin sebeplerine de bakmak gerekir.
![ceza-muhakemesinde-sureler](https://www.fatihbaynaz.av.tr/wp-content/uploads/2023/10/ceza-muhakemesinde-sureler.jpg)
Ceza Muhakemesi Kanunu’nda Süreler Tablo
MADDE | KONU | SÜRE |
25 | Hakimin reddi | Ret sebebinin öğrenilmesinden itibaren yedi gün |
41 | Eski hâle getirme | engelin kalkmasından itibaren yedi gün |
66 | Bilirkişinin inceleme süresi | En fazla üç ay (Gerekçeli merci kararıyla en fazla üç ay uzatılabilir.) |
74 | Gözlem süresi | üç haftayı geçemez (resmi sağlık kurumunun istemi üzerine, her seferinde üç haftayı geçmemek üzere ek süreler verilebilir, toplamı üç ayı geçemez) |
91 | Gözaltı | ***Yakalama yerine en yakın hâkim veya mahkemeye gönderilme için zorunlu süre en fazla oniki saat ***yakalama anından itibaren yirmidört saati geçemez ***Toplu olarak işlenen suçlarda her defasında bir günü geçmemek üzere üç gün uzatılabilir. |
102 | Tutuklulukta geçecek süre | ***Ağır ceza mahkemesinin görevine girmeyen işlerde tutukluluk süresi en çok bir yıl(Zorunlu hallerde gerekçeli olarak altı ay uzatılabilir) ***Ağır ceza mahkemesinin görevine giren işlerde, tutukluluk süresi en çok iki yıl (Zorunlu hallerde üç yılı geçmemek üzere uzatılabilir) |
108 | Tutukluluğun incelenmesi | otuz gün |
135 | İletişimin tespiti | En çok üç ay (Bir defa uzatılabilir) |
140 | Teknik araçlarla izleme | en çok dört hafta (Bir defaya mahsus uzatılabilir) (örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili olarak gerekli görülmesi halinde bir haftadan fazla olmamak üzere müteaddit defalar uzatılabilir) |
151 | Müdafilik görevinden yasaklanma | Bir yıl(altı aydan fazla olmamak üzere iki defa uzatılabilir) |
173 | Kovuşturmaya yer olmadığı kararına itiraz | Tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün |
174 | İddianamenin iadesi | İddianamenin ve soruşturma evrakının verildiği tarihten itibaren onbeş gün |
177 | Sanığın savunma delillerinin toplanması istemi | duruşma gününden en az beş gün önce |
232 | Gerekçenin dosyaya konulması | Hükmün açıklanmasından itibaren en geç onbeş gün |
247 | Çağrılan sanığın çağrıya uyma süresi | işlemlerin yerine getirildiğinin bir tutanak ile saptanmasından itibaren onbeş gün |
253 | Uzlaşma teklifine cevap | kendisine uzlaşma teklifinde bulunulduktan itibaren üç gün |
253 | Uzlaştırma işlemlerinin sonuçlandırılması | Belgelerin örnekleri verildikten itibaren otuz gün (Cumhuriyet savcısının kararıyla yirmi gün uzatılabilir) |
268 | Hakimin ya da mahkemenin kararlarına itiraz | Öğrenme gününden itibaren yedi gün (başkaca hüküm yoksa) |
273 | İstinaf istemi | hükmün açıklanmasından itibaren yedi gün |
276 | İstinaf isteminin reddi halinde itiraz | ret kararının tebliğinden itibaren yedi gün |
277 | İstinaf istemine cevap | tebliğ tarihinden itibaren yedi gün |
291 | Temyiz süresi | hükmün açıklanmasından itibaren yedi gün |
295 | Süre tutumdan sonra gerekçeli temyiz | temyiz başvurusu için belirlenen sürenin bitmesinden veya gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yedi gün |
296 | Temyiz isteminin reddine itiraz | ret kararının kendisine tebliğinden itibaren yedi gün |
297 | Temyize cevap | tebliğ tarihinden itibaren yedi gün |
308 | Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının Daire kararına itirazı | ilâmın kendisine verildiği tarihten itibaren otuz gün (Sanığın lehine itirazda süre aranmaz) |
332 | Cumhuriyet savcısı, hâkim veya mahkeme tarafından bilgi istemine cevap | on gün |